Ozon Terapisi

Herkes uzun, mutlu ve huzurlu bir hayat yaşamak ister. Böyle bir yaşam için sağlık vazgeçilmez bir ön koşuldur. Bu nedenle yaşımız ilerledikçe gelecekteki yaşam kalitemizi yükseltmek için daha çok çabalar; daha sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemeye, bağışıklığımızı güçlü tutmaya ve dinç olmaya özen gösteririz. Bu süreçte hastalıkları önlemeye çalışmak kadar sağlığımızın devamlılığını sağlamak da büyük önem taşıyor. Bağışıklık sistemimizin vücudumuzdaki zararlı oksidanlara karşı mücadele edememesi hem fiziksel hem de zihinsel olarak yıpratıcı olabiliyor ancak çözümsüz değiliz.

Metabolizmayı temizlemek, yenilemek ve güçlendirmek: Ozon terapi

Herkes uzun, mutlu ve huzurlu bir yaşam sürmek ister. Böyle bir yaşam sürdürebilmek için sağlık vazgeçilmez bir önkoşuldur. Bu nedenle yaşlandıkça, gelecekteki yaşam kalitemizi iyileştirmek için daha çok çaba sarf eder; daha sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemeye, bağışıklığımızı güçlü tutmaya ve dinç olmaya özen gösteririz. Bu süreçte, hastalıkları önlemeye çalışmanın yanı sıra sağlığımızın sürekliliğini sağlamak da büyük önem taşır. Vücudumuzdaki zararlı oksidanlara karşı bağışıklık sistemimizin savaşamaması hem fiziksel hem de zihinsel olarak aşındırıcı olabilir, ancak çözümsüz değilizdir. Neredeyse 100 yıllık bir geçmişe sahip tamamlayıcı bir tedavi yöntemi olarak sıkça tercih edilen ozon terapi; genç, dinamik ve sağlıklı bir yaşama sahip olmanın anahtarıdır. Bu nedenle, pek çok kişi ozon terapinin ne olduğunu ve ozon terapinin nasıl yapıldığını merak ediyor. Ozon terapisi, temelde oksijenin insan vücuduna en saf, en net, en doğal haliyle ulaştırılması ve böylece hücrelere daha fazla oksijen gitmesi prensibine dayanır. Metabolizmayı hızlandıran ozon terapisi sayesinde, dokuların yaşlanması yavaşlar, bağışıklık sistemi güçlenir, metabolizma hızlanır ve kilo alma sorunu neredeyse ortadan kalkar. Bağışıklık sisteminde sorun yaşayanlar, alerjik bozuklukları olanlar ve yaşlanma hızını yavaşlatmak isteyenlerin sıkça tercih ettiği bir anti-aging yöntemi olarak ozon terapisi sayesinde şifa, gençlik ve güç kazanırlar.

Ozon terapisi nedir?

Ozon terapisi, birincil önleyici tıp uygulamalarından biri olan ve bağışıklığı güçlendirerek vücudu hastalıklara karşı koruyan tamamlayıcı ve yenileyici bir tedavi yöntemidir. Atmosferde üç oksijen atomunun birleşimiyle oluşan ozon gazı, bağışıklık sistemini uyararak bakteri, virüs ve mantar gibi mikroorganizmaların hücresel bütünlüğünü zayıflatır. Romatizmal hastalıklardan dolaşım bozukluklarına, kanserden diyabete kadar birçok hastalığın tedavisinde kullanılan ozon terapisinde, dokuların ve hücrelerin en etkili şekilde oksijen alması hedeflenir. Ozon gazı, antibakteriyel ve antioksidan özelliklere sahip olduğu için suyun arıtılması ve tıbbi cihazların sterilizasyonunda da kullanılır.

Ozon terapisi nasıl yapılır?

Klinik çalışmalarla güvenilirliği kanıtlanmış ozon terapisinde öncelikle hastaya ve hastalığın seyrine özgü tıbbi değerlendirmeler yapılır. Sonra, vücuttan belirli bir miktar kan alınır, ozon ile karıştırılır ve damar yoluyla vücuda geri verilir. Ozon kanla buluştuğunda, kırmızı ve beyaz kan hücrelerini oluşturan belirli maddelerle reaksiyona girer. Böylece kanın oksijen miktarını artırır ve dolaşımı düzenleyerek dokulara daha fazla oksijen gitmesini sağlar. Uzman hekimler tarafından yapılması gereken ozon terapisinde, tek bir seans 15-20 dakika sürer; kişi uygulama sonrası günlük yaşamına kolayca devam edebilir. Kan dolaşımını destekleyen ve vücuttaki oksijen kapasitesini artıran ozon terapisinin etkisi genellikle 3. seanstan itibaren kendini göstermeye başlar, ancak bu süre; kişinin genel durumu, yaşı ve varsa sağlık sorunlarının türüne göre değişiklik gösterebilir. Hedeflenen sonuçlara ulaşmak için, yılda iki kez, haftada iki kez 10 seanslık bir kür olarak uygulanması önerilir.

Ozon terapisinin faydaları nelerdir?

Vücudun tüm hücresel fonksiyonlarını destekleyen ve sağlık açısından herhangi bir yan etkisi olmayan ozon terapisinin faydaları:

Bağışıklık sistemini güçlendirir ve enfeksiyonlara karşı direnç sağlar.
Bakteri, mantar ve virüs gibi mikroorganizmaların hücresel bütünlüğünü bozar.
Vücudun oksijen kapasitesini artırır.
Kas ve eklem ağrılarını azaltır.
Hızla çoğalan kanser hücrelerinin çoğalıp yayılmasını önler.
Antioksidan kalitesi güçlü olduğundan, cildin detoksifiye özelliğini artırır.
Diyabet hastalarında görülen diyabetik ayak yaralarının tedavisinde destekleyicidir.
Karaciğer yağlanmasını önler.
Dokulardaki oksijen seviyesini artırarak cilde canlılık verir.
Kanı ve lenf sistemini temizler.
Kalp fonksiyonlarını düzenler ve ani kalp krizi riskini azaltır.
Otoimmün hastalıkları önler.
Egzama ve sedef hastalığının tedavisinde etkilidir.
Metabolizmayı hızlandırdığı için kilo vermede yardımcı olur.
Kadınlarda hormonal dengesizliği düzenler.
40 yaş üstü erkeklerde görülen cinsel performans sorunlarına çözüm sunar.

Ozon terapisi kimlere uygulanmalıdır?

Lösemi hastaları hariç, hiper tiroidi olanlar, son 6 ay içinde kalp krizi geçirenler ve ağır anemi olanlar dışında, herkes ozon terapisinden faydalanabilir;. Steril koşullar altında ve deneyimli bir doktor gözetiminde uygulanabilen ozonoterapide, kişiye ve sorunlarına göre uygun doz ve seans sayısı, laboratuvar analizleriyle planlanır.

Güvenlik ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

Eğitimli ve deneyimli uygulayıcılar tarafından yapıldığında ozon terapisinin güvenli olduğu kabul edilse de, bireylerin tedaviye uygunluklarını belirlemek için sağlık profesyonelleri ile danışmanlık yapmaları önemlidir. Tıbbi geçmiş, potansiyel riskler ve beklenen sonuçlar hakkında tartışmak, ozon terapisiyle en iyi mümkün deneyimi sağlamak için hayati öneme sahiptir.

Anti-Aging için Ozon Terapisini Benimsemek

Yaşlanmaya karşı etkili ve yenilikçi çözümler aramaya devam ederken, ozon terapisi, çok yönlü faydaları ve yaşam kalitesini önemli ölçüde iyileştirme potansiyeli ile öne çıkar. Ozon terapisini holistik bir anti-aging rejimine dahil ederek, bireyler sağlık, görünüm ve esenliklerini geliştirme yolunda proaktif bir adım atabilir, canlı ve genç bir gelecek için yol açabilirler.