Hipogonadizm, erkeklerde testosteron hormonunun normal seviyelerin altında üretildiği bir klinik durumdur. Testosteron, erkek cinsel gelişimi, üreme fonksiyonları, kas kütlesi, kemik yoğunluğu ve genel sağlık açısından hayati öneme sahip bir hormondur. Testosteron seviyesinin düşüklüğü; fiziksel, psikolojik ve sosyal birçok olumsuz belirti ve hastalığa yol açabilir.
Hipogonadizm, vücudun yeterli testosteron üretememesi durumudur. Temelde iki ana tipi vardır:
Primer HipogonadizmTestislerin kendisinde bir sorun vardır. Testisler yeterli testosteron üretemez. Örnekler:
Hipotalamus veya hipofiz bezinde bozukluk vardır. Testisler normal çalışır ama yeterli uyarı alamaz. Örnekler:
Hipogonadizm ayrıca yorgunluk, enerji eksikliği, vücut kıllarında azalma, göğüs büyümesi (jinekomasti), testis küçülmesi ve psikolojik belirtiler olarak depresyon, konsantrasyon güçlüğü, motivasyon eksikliği ile ruh hali dalgalanmalarına yol açabilir.
Ergenlik Dönemi HipogonadizmiEğer hipogonadizm çocuklukta veya ergenlik öncesinde başlarsa;
Hipogonadizm, çeşitli faktörlerin etkisiyle ortaya çıkabilen karmaşık bir durumdur. Testosteron üretiminin azalmasına yol açan bu faktörler, doğumsal bozukluklardan çevresel etkenlere kadar geniş bir yelpazeyi kapsar. Hipogonadizmi tetikleyen en sık karşılaşılan nedenler aşağıda sıralanmıştır:
Doğumsal ve Genetik FaktörlerKlinefelter sendromu, Kallmann sendromu (hipotalamik bozukluk) ve diğer kromozomal anomaliler.
Testis HasarıKabakulak ve diğer viral enfeksiyonlar, travma ve cerrahi müdahaleler, radyasyon ve kemoterapi.
Tümörler, enfeksiyonlar, travmalar ve infiltratif hastalıklar.
Kronik HastalıklarDiyabet, kronik böbrek yetmezliği, karaciğer hastalıkları ve HIV enfeksiyonu.
İlaçlar ve ToksinlerOpioidler, glukokortikoidler, kemoterapötikler, alkol ve madde bağımlılığı.
YaşlanmaYaşla birlikte testosteron üretiminde doğal bir azalma meydana gelir.
Hipogonadizm tanısında klinik bulgular kadar laboratuvar testleri de büyük önem taşır. Tanı sürecinde ayrıntılı anamnez alınarak cinsel yaşam, enerji seviyesi, mevcut hastalıklar ve ilaç kullanımı değerlendirilir; fizik muayenede testis boyutu, vücut kılları, jinekomasti ve kas kütlesi incelenir. Laboratuvar testlerinde genellikle sabah erken saatlerde total testosteron ölçümü yapılır; total testosteron düşükse veya serum albumin anormalse serbest testosteron da değerlendirilir. Ayrıca hipogonadizmin tipini ayırt etmek için LH ve FSH seviyeleri, ek olarak prolaktin, TSH ve kortizol gibi hormon testleri istenebilir. İnfertilite şüphesi varsa semen analizi yapılır. Görüntüleme yöntemleri olarak sekonder hipogonadizm şüphesinde hipofiz MR, testiküler yapı ve olası kitlelerin değerlendirilmesi için ise testis ultrasonu kullanılır.
Hipogonadizmin tedavisi çoğunlukla testosteron replasman tedavisi (TRT) ile yapılır ve bu tedavi mutlaka uzman kontrolünde, kişiye özel planlanmalıdır. TRT’nin amacı, testosteron seviyelerini normal aralıklara getirerek libido, ereksiyon, kas kütlesi, kemik yoğunluğu, enerji ve ruh hali gibi yaşam kalitesini artıran belirtileri iyileştirmektir. Tedavi enjeksiyon, jel, krem, transdermal bant veya subkutan implant şeklinde uygulanabilir. Ayrıca altta yatan hastalıkların tedavisi, yaşam tarzı değişiklikleri, psikolojik destek ve fertilite isteyenler için hormon uyarıcı tedaviler destekleyici yaklaşımlar arasında yer alır.
Testosteron, erkeklerde testislerde üretilen ana cinsiyet hormonudur. Ergenlikte erkek cinsiyet özelliklerinin gelişimini sağlar; ses kalınlaşması, sakal teli çıkması, kas kütlesi artışı, penis ve testis gelişimi gibi süreçlerde kritik rol oynar. Yetişkin erkeklerde:
Testosteron üretimi, hipotalamus-hipofiz-testis aksı adı verilen karmaşık bir hormonal düzenleme sistemiyle kontrol edilir:
Hipogonadizm cinsel yaşam üzerinde belirgin olumsuz etkiler yapabilir. Testosteronun cinsel isteği ve ereksiyon mekanizmalarını destekleyici etkileri vardır. Testosteron düşüklüğünde;
Tedavi ile bu sorunların çoğu geriler. Ancak tedaviye rağmen devam eden ereksiyon problemleri için fosfodiesteraz inhibitörleri (sildenafil vb.) eklenebilir.
Hipogonadizm sadece fizyolojik değil, psikososyal etkileriyle de yaşam kalitesini düşürür. Depresyon, anksiyete, sosyal izolasyon ve iş performansında azalma sık görülür. Testosteron tedavisi ile bu etkiler önemli ölçüde azalabilir.
İLETİŞİM BİLGİLERİ
Saç restorasyon yolculuğunuz burada başlıyor, özgüveniniz bizim taahhüdümüz. Kişiye özel danışmanlık için bugün bize ulaşın!
Aşağıdaki formu doldurun, kısa süre içinde sizinle iletişime geçeceğiz.